1397- AHMET,KÖR OLDUĞUNU BİLDİĞİ MEHMET’İN BİR UÇURUMA DOĞRU YÜRÜDÜĞÜNÜ GÖRÜYOR, AMA ONDAN HOŞLANMADIĞI İÇİN AŞAĞIYA YUVARLANMASINA GÖZ YUMUYOR. BU CİNAYET SAYILIRMI?
Ahmet, kör
Mehmet’in uçuruma doğru yürüdüğünü görüyor ve ondan hoşlanmadığı için kılını
bile kıpırdatmıyor. Mehmet düşüyor.
Peki, bu bir cinayet mi? Araştırmalar, cinayetin kasıtlı ve aktif bir eylem gerektirdiğini gösteriyor. Bu yüzden Ahmet’in yaptığı, cinayet olarak değil, daha çok bir tür ahlaki ihmal olarak adlandırılıyor. Gelin, (Türk Ceza Kanunu, uluslararası davalar ve felsefeyi kullanarak) bu olayın neden cinayet olmadığını adım adım inceleyelim.
Ahmet, Mehmet’in tehlikede olduğunu biliyordu ama yardım etmemeyi tercih etti. Bu durum, etik ve yasal sorumluluğun sınırlarını zorluyor. Yasal araştırmalar çok net: İhmaller (bir şey yapmamak), ancak birini kurtarmak için yasal bir göreviniz varsa suça dönüşür. Yoksa, insanlar özgürce seçim yapabilir.
Türk Ceza Yasası ve İngiliz vaka çalışmaları gibi kaynaklar, insanların genel olarak "pozitif bir yükümlülüğe" sahip olmadığını söylüyor. Evet, Fransa gibi bazı ülkelerde "İyi Samiriyeli" yasaları yardım etmemeyi yasaklayabilir. Ama Türkiye'de (ve birçok yerde) hukuk, bize günlük hayatta, okulda bir arkadaşa yardım etmeyi seçip seçmeme gibi etik tercihler yapma özgürlüğü tanır. Ahmet’in yaptığı bu yüzden cinayet değildir; çünkü hukuk, kişisel özgürlüğümüzü korur ve ancak zorunlu olduğunda devreye girer.
Cinayetin
Tanımı: Actus Reus ve Mens Rea
Cinayet,
birini bilerek ve isteyerek, aktif bir şekilde öldürmektir. TCK’nın 81. maddesi
(Kasten Öldürme), açık bir eylem ve açık bir kasıt arar. Hukukta buna
"Actus Reus" (fiili eylem) ve "Mens Rea" (suçlu akıl/niyet)
denir.
EFelsefede ve hukukta, hiçbir şey yapmamak cinayet sayılmaz. Sadece görevinizi yapmazsanız, "taksirle ölüm" (TCK m. 85) gibi daha hafif bir suçla yargılanabilirsiniz. Örneğin, uluslararası bir dava olan R v. Stone ve Dobinson (1977), ihmalin ancak bir aile görevi gibi yasal bir görev varsa cezalandırılabileceğini söylüyor. Ahmet’in durumunda aktif bir eylem yoktu ve yasal bir bağ da yoktu. Hukuk, bu ayrımı çok net yapar.
Ahmet’in
Analizi: Ahlaki Kusur, Hukuki Suç Değil
Ahmet’in müdahale etmeme tercihi, Mehmet’in ölümüyle sonuçlandı. Ama Ahmet zarar vermediği için doğrudan cinayet sayılmaz. İhmalin suç olması için hukuki bir görev şarttır.
Hukuki incelemeler, Ahmet’in TCK’ya göre Mehmet’e karşı hiçbir hukuki görevde bulunmadığını gösteriyor. Yani bu, sadece ahlaki bir mesele. Mesela Ahmet bir doktor ya da polis olsaydı, işini yapmamaktan sorumlu olurdu. Ama sıradan bir vatandaş için bu geçerli değil. Bazı hukukçular ve filozoflar, "komşunu sev" gibi sosyal normları öne sürse de, araştırmalar bunun cezai cinayetle aynı şey olmadığını gösteriyor. Ahmet’in Mehmet’ten hoşlanmaması, etik açıdan sorgulanabilir olsa da, yasal olarak cezalandırılabilir bir suç oluşturmaz. Bu, hukukun kişisel psikolojiyi dikkate alarak sadece en büyük zararı cezalandırdığını gösterir.
Felsefi
Perspektifler: Vicdanın Sınırları
A. Deontoloji (Görev Etiği): Kant’ın etik kuralları gibi hukuk felsefesi kaynakları, ahlaki kuralların belirli görevlere uygulandığını söyler. Ahmet’in yardım etmesi gerekmiyordu çünkü yasal bir bağı yoktu. Kant gibi filozoflar kişisel özgürlüğü savunur ve insanların seçme hakkı olduğunu belirtir. Ancak modern filozoflar, sosyal sorumluluğu daha çok vurgular ve etik kuralların daha kapsayıcı olması gerektiğini savunur.
B. Faydacılık (Sonuç Etiği): Mill’in teorileri gibi eylemin sonuçlarına odaklanan çalışmalar, Ahmet’in davranışının genel iyiliği çok da etkilemeyebileceğini ileri sürer. Eğer müdahale etmek kendi güvenliğini tehlikeye atacaksa, müdahale etmemek daha "akılcı" olabilir. Çünkü faydacılık, "en büyük mutluluğu" hedefler. Hukuki açıdan faydacılık, ihmali ancak topluma büyük bir zarar veriyorsa cezalandırır. Burada cinayet eşiği aşılmamıştır.
Sonuç: Hukuk
Kuralı Koyar, Biz Sorgularız
TCK,
uluslararası davalar, etik ve psikolojiye göre Ahmet’in davranışı cinayet
değildir. Cinayet niyet ve eylem ister; Ahmet ise hukuki bir görevi olmayan
pasif bir bireydi. Bu durum bize şunu gösterir: Bu tür olaylar ahlaki
eleştiriye yol açar, ancak cezai sorumluluk getirmez
Adı Soyadı: Yağmur Kaçmaz
Sınıf : 11/B

Konuyu çok güzel bir şekilde ele almışsın.Çok güzel bir yazı olmuş 👏🏼
YanıtlaSilTeşekkür ederimmmm
SilOlaydaki özgün yorumunu çok beğendim, ellerine sağlık.. 👏🏼
YanıtlaSilTeşekkür ederimm
Sil