1030- Akıl (veya Bilinç) İnsan Türü İçin Bir Yara mıdır Yoksa Bir Nimet mi?
İnsanı diğer
canlılardan ayıran en önemli özellik akıl ve bilinçtir. İnsan, yalnızca
yaşamakla yetinmez; neden yaşadığını, neyin doğru ya da yanlış olduğunu,
varlığının amacını düşünür. Bu özellikler sayesinde doğayı anlamış, uygarlıklar
kurmuş, sanat, felsefe ve bilimi geliştirmiştir. Ancak aynı zamanda akıl,
insana büyük bir yük de getirmiştir. Bu yüzden yüzyıllardır filozoflar aklın
bir “nimet” mi yoksa “yara” mı olduğunu tartışır.
Akıl bir nimettir
çünkü insanın gelişmesini, hayatta kalmasını ve ilerlemesini sağlar. Akıl
sayesinde insan, doğayı kendi lehine kullanmış, barınak yapmış, tarımı
keşfetmiş, ateşi bulmuş ve zamanla bugünkü teknolojik seviyeye ulaşmıştır.
Akıl, insana düşünme ve problem çözme yeteneği kazandırmıştır. Örneğin
hastalıkları tedavi etmek, yeni gezegenleri keşfetmek veya çevre sorunlarına
çözüm aramak hep aklın eseridir. Ayrıca bilinç sayesinde insan, vicdan sahibi
olur; yani iyiyle kötüyü ayırt edebilir, başkalarının acısını hissedebilir. Bu
da insanı ahlaki bir varlık yapar.
Fakat aklın
getirdiği farkındalık bazen bir yara gibi hissedilir. Çünkü insan, bilinçli
olduğu için yalnızca yaşamakla yetinemez. Geçmişte yaptıklarını düşünür,
gelecekle ilgili kaygılanır. Diğer canlılar anı yaşarken, insan sürekli
düşünür, sorgular, endişelenir. Ölümün farkında olmak da bu acının en büyük
nedenidir. Filozof Nietzsche, “Bilinç insanın doğaya karşı geliştirdiği bir
hastalıktır” diyerek bu durumu eleştirir. Yani bazen çok düşünmek, insanı mutlu
değil, huzursuz yapar.
Yine de aklın kötü
yanları olduğu kadar, iyileştirici bir yönü de vardır. Çünkü insan, aklı
sayesinde hatalarından ders alabilir ve daha iyi bir yaşam kurabilir. Örneğin
savaşlar, çevre felaketleri veya hastalıklar karşısında çözüm bulma çabamız hep
aklın ürünüdür. Aklımızı doğru şekilde kullandığımızda hem kendimize hem de
topluma fayda sağlar, adalet ve barış için çalışabiliriz. Bu yüzden akıl, doğru
yönlendirildiğinde bir nimettir.
Bana göre akıl, hem
yara hem nimettir. Çünkü hayatın hem kolay hem de zor yanlarını bize gösterir.
Akıl olmasaydı insan bugünkü medeniyet seviyesine ulaşamazdı, ama aynı zamanda
bu kadar karmaşık duygular da yaşamazdı. Yani akıl bizi büyüten, ama bazen de
içimizi yoran bir güçtür.
Sonuç olarak, akıl
insanın en büyük gücüdür ama aynı zamanda sorumluluğudur. Onu nasıl
kullandığımız, bize ne getireceğini belirler. Eğer aklımızı iyiye, bilime,
barışa ve doğaya saygıya yönlendirirsek, akıl bir nimettir. Fakat bencillik,
savaş ve yıkım için kullanırsak, o zaman bir yara haline gelir. İnsan olmanın
anlamı da belki tam burada gizlidir: aklını bilgelikle kullanabilmekte.
Adı Soyadı: Kerem Aymankuy
Sınıf / No: 11/B – 1030

Yorumlar
Yorum Gönder