966- Akıl insan türü için bir yara mıdır yoksa bir nimet mi?
Merhaba ben İlayda, akıl insan türü için bir yara mıdır yoksa bir nimet mi konusunu
seçtim.
Bence aklın
işlevi, kullanıldığı yere ve kullanan kişiye göre değişiklik göstermekte. Çünkü
bir insanın kötü bir iş için aklını kullanmasından aklın yara olduğu veya bir
insanın sırf insanlığa çok yararlı bir şey ortaya çıkarmasıyla aklın nimet
olduğu kanısına varmamız yanlış olur. Bu nedenle bu konuyu genel anlamda ele
almalıyız. Bizi diğer canlılardan ayıran en önemli özelliğimiz akıl sahibi
olmamız ve bir şeyleri akıl yoluyla düşünerek yapabilme kabiliyetimizdir. Bu
nedenle bence bu özelliğimizi bir yara olarak görmek, kendimize ve insanlığa
yaptığımız bir haksızlık sayılabilir. Aklımız olmasaydı nasıl olurduk bir düşünelim.
Kediden, köpekten veya kuştan farkımız kalır mıydı? Şu anda yaşadığımız gibi
bir hayat yaşayabilir miydik? Ben bu soruların cevabının hayır olduğunu
düşünüyorum. Çünkü düşünüldüğü zaman insanoğlu aklını kullanıp bir şeyleri
keşfetmese, üretmese, belki de neslimizin devamı bile sağlanamazdı. Yara olup
olamayacağı konusuna gelirsek; günümüzde insanlığın ileri düzeyde kötülüğe
yatkın olması, haberleri açtığımızda neredeyse her gün kötü bir haberle
karşılaşmak akıl sonucu oluşan durumlar değildir. Bu tamamen kişiye bağlı
olmakla beraber aslında kişinin aklını kullansa zaten olumsuz ve zarar verecek
hareketlerden kaçınması gerektiği sonucuna iter bizleri. Yani akıl aslında
doğru kullanıldığı müddetçe bizler için büyük bir nimet olmasının yanı sıra çok
büyük de bir avantajdır. Bu avantajın farkına varılabilmesi için de insanların
başta aklı neye kullandığının ve bizi diğer canlılardan nasıl ayırdığının
bilincinde olunmalıdır. Bilinç demişken, bilinç akıl kapsamında gerçekleşir ve
başından beri bahsettiğim farkında olmak, farkında varmak, anlamak, bilmek gibi
kavramlar bilinçtir aslında. Bilinç de aynı akıl gibi bize kötülük
sağlayabilecek bir özellik değildir fakat insanoğlunun aynı akılda olduğu gibi
bilinçte de kötüye kullanım yaptığını gözlemlediğimiz zamanlar olabilir. Akıl
ve bilinç; doğruyu yanlışı, iyiyi kötüyü ve bu gibi zıtlıkları ayırt edebilme
yeteneğini bizlere sunar. Bu durumda soruyu kendimden yöneltip sizlere
tekrardan sormak istiyorum. Akıl geçmişten günümüze çevrenin, teknolojinin,
imkanların, nesillerin değişmesini sağlayabilen bir özellikse yara olarak
tanımlamak doğru olabilir mi? Ben insanların yaptığı hataları ve kötülükleri
akıl kapsamında tutmamanın doğru olduğunu düşünüyorum. Çünkü bu kişisel bir
sorun olmasaydı herkes kötü herkes suçlu olurdu fakat ben veya bunu okuyan sen
öyle değilsin. Bu yüzden kişisel saymayıp akıl yüzünden olduğunu düşünerek
yorum yaparsak rahatlıkla yara diyebiliriz fakat bu da doğru ve objektif bir yorum
olarak değerlendirilemez. En başta da dediğim gibi, tabii ki sırf insanlığa
yararlı bir şeyin ortaya çıkmasıyla nimet diyemeyiz ancak bahsettiğim sadece
yararlı şeylerin ortaya çıkması değil, doğru kullanıldığında hem kişisel hem
toplumsal bizlere farklılık, kolaylık ve daha iyi imkanlar sağlamasıdır. Bu
nedenle demem odur ki, akıl doğru kullanıldığı sürece akıldır, aksi ve kötüye
kullanımı akılsızlığın baş belirtisidir.
Adı Soyadı: İlayda Haney
Sınıf : 11/B

Yorumlar
Yorum Gönder