123 - ‘’Çünkü insan, birey olarak yalnız kendi kişisel hayatını değil, aynı zamanda, bilinçli veya bilinçsiz olarak, kendi çağının ve çağdaşlarının hayatlarını da yaşar.’’

Thomas Mann’ın bu sözü, insanın yalnızca kendi bireysel varlığıyla sınırlı olmadığını, aynı zamanda içinde bulunduğu çağın bir parçası olduğunu hatırlatıyor bizlere. İnsan, kendi hayatını yaşarken aslında çağının düşüncelerini, alışkanlıklarını ve sorunlarını da taşır.

Bir birey olarak günlük hayatımızda yaptığımız seçimler, çağımızın değerleriyle şekillenir. Örnek verecek olursak teknolojiyle büyüyen bir nesil yani bizler, iletişim biçiminde hız ve erişilebilirliği ön planda tutarız. Bu, kişisel bir tercih gibi görünse de aslında çağdaşlarımızla paylaştığımız ortak bir kültürün yansımasıdır.

Thomas Mann’ın vurguladığı “bilinçli” ve “bilinçsiz” yaşama hali de önemlidir. Bilinçli olarak çağımızın sorunlarına tepki verebiliriz, çevreyi korumak ya da eşitlik için mücadele etmek gibi sorumluluklar üstlenebiliriz. Ancak bilinçsiz olarak da çağımızın izlerini taşırız aslında: kullandığımız dil, giydiğimiz kıyafetler, hatta düşünme biçimlerimiz bile içinde bulunduğumuz dönemin ürünüdür.

Bu cümle, insana yalnızca bireysel bir varlık olmadığını, aynı zamanda toplumsal bir sorumluluk taşıdığını hatırlatıyor. Kendi hayatımızı yaşarken başkalarının hayatına da dokunuruz.

Sonuç olarak, Thomas Mann’ın sözleri bizlere şunu gösteriyor: İnsan, yaşadığı çağın aynasıdır.

Adı Soyadı: Aleyna Kocu

Sınıf / No: 11/B – 123